Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunuyum. Mimar olacağım derken babamın isteği ile tercihler arasına tıp fakültesi yazıp şu an mesleğine aşık bir insanım. İnsanlara faydalı olmayı, yardım etmeyi, acillerde saatlerce uykusuz kalıp da tek bir teşekküre gülümseyebilmeyi başarıyorum. Tıp Fakültesinden sonra bir aylığına Japonya’ya staja gittim. Türkiye’ye döndüğümde de dil kurslarına gidip ülke hakkında daha çok araştırma yaptım. Gürkan Genç de bu şekilde hayatıma girdi.
Adam bisiklete atlamış Türkiye’den Japonya’ya gitmiş. Öyle heyecanla okudum ki bütün serüveni. Benim oradayken yaşadığım heyecanı bana tekrar yaşatmayı başardı. Türkiye’ye döndüğünde kendisi ile tanıştım. Doktor olunca aklıma binlerce soru geldi. Bu adam ne yedi, ne içti, aşılar, tahliller, kontroller, nabız, kalp atımı gibi sorularla çıktım karşısına. Cevap mı? “Valla çıktım gittim Lemancım hiç bir şey olmadı.” O benim gibi biri “istedim, yaptım” diyen ve peşinden yüzlerce gencin ufkunu genişleten, teknolojinin mükemmeliği yanında doğanın ve ilkelliğin bizi hayata nasıl tutabildiğini gösteren biri. Tesadüflerin aslında hayata ne denli keyif katabildiğini keşfeden biri. Seni tanıdığım için mutluyum.