Eylül 18 dönüş tarihi geldi.
Yıllardır yollardasın ve ülkene döndüğünde yapman gereken her şeyi yaptın mı?
– Çocuklara, ilköğretime, yolda gördüklerimi ve bizi nasıl bir geleceğin beklediğini anlattım.
– İmza günleri yaptım.
– Dostlarımla, arkadaşlarımla buluştum.
– Bisikletle Anadolu Turu ve Genç Kaşifler Turu’na gittim katıldım.
Funda Ulutürk telefon açıyor:
- Gitmene bir şey kalmadı Gürkan, var mı eksik kalan bir şey hahahah?
O kadar iyi tanıyor ki beni. O kadar iyi tanıyor ki. Kafamdan neler geçtiğini bir insan bu kadar iyi bilebilir. Kız kardeşim olsa ancak bu kadar iyi bilir. Bazen bir bakışı var beni korkutuyor, kafamdakileri okuduğunu yakalıyorum. “Sen bir gün bu ülke için güzel şeyler yapamaya başlayacaksın çocuk, ben buna kalpten inanıyorum, sadece zamanı gelmedi. Zamanı geldiğinde biz o ekip olarak yanında olacağız merak etme.” Böyle, ben yere düştüğümde uzaklarda bile olsam anlar mı ne yapar bilmiyorum. Bir mesaj belirir telefonda ‘Var mı bir ihtiyacın’ diye de sorar. Yok derim, ama yerden de kalkar yola devam ederim. Bisikletin üzerindeki kaza sensörlerinin acil durum sinyalleri uydudan 3 kişiye gider, biri de kendisidir.
Funda biliyor tabi bir çok şey eksik kaldı. Bu hayal kırıklıklarını 2012 yılında ve sonrasında uzunca bir süre yaşamıştım. Artık reaksiyon göstermiyorum. Oldu mu? Güzel… Olmadımı boşver.
Tam gitmeye hazırlanıyorum. Bodrum Belediyesi’nden sürdürülebilirlik haftası için bir davet geldi. Konu bisiklet ve bisiklet yolları olunca konuşmacı olarak çağırdılar. Ben de dedim ki, ‘Kolombiya’ya uçak biletimin erteleme ücretini verirseniz, Bodrum’a uçak biletimi ve bisikletimin kargo ücretini verir, bir de sahneye çıkmam için şu ücreti verirseniz kabul ederim.’ Sonuçta bütün isteklerimi kabul ettiler. Bu süreçle de ben ilgilenmek istemedim. O sıra arkadaşım Gizem Oğuz bana dedi ki, “Senin bu süreçlerle ilgilenmemen lazım. Menajerliğini bırak ben yapayım” Yıllardır ihtiyaç duymadığım bir olay. Kendisi istedi bende al dene dedim dedim. 2023 Eylül’de bir yola girdik hala bekliyorum merakla. Bir tur bisikletçisinin menajeri olursa ne olur hep birlikte göreceğiz. Bodrum’a gittim ve belediyede güzel bir sunum sonrasında sürüş yaptık. Ardından tüm Bodrum yarımadasını pedallayıp buraya nasıl bisiklet yolu konumlandırırız ve bu bisiklet yolu ile alakalı ne yapabiliriz, bisiklet üstünden bunu inceledim. Adanın etrafını üç günde turladım, notlar aldım. Olur ya belki bir gün bisiklet yollarının danışmanlığı için çağrırlar… Fakat orada olduğum süre zarfı içinde bu olmadı, buna şaşırmadım.
Sonuç olarak 18 Eylül’deki uçak biletim son olarak 30 Aralık 2023’e ertelendi. Bu bileti daha fazla erteleyemezdim. Çünkü gidiş dönüş olarak alınan biletler en geç bir sene içinde kullanılmak zorunda.
Bodrum’da çocukluk ve lise arkadaşım Levent Öcal ve eşi İrem Öcal’ın evinde kaldım. Öncesinde Haziran ayında bu evde bir de tatil yaptım, tam 10 gün. “Gürkan canın ne zaman isterse gel kal ev senin evindir” Tabiki de gelip kalacağım Levent, kibarlığın alemi yok. Seviyom seni. İrem’im senin yerin ayrı biliyorsun. Atacan adamım öperim yanaklarından. Laaaan Ali, olum anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirdin. Bak anan senin için “Biz bu çocukta bir şeyleri eksik yaptık” dedi. Bunu da buraya yazayım, yıllar sonra okursun. Neyse seneler sonra tekrar görüşürüz dostlar.
Bodrum sokaklarında bisikletle gezinirken Ankara’ya ilk geldiğimde birlikte yemek yediğimiz bir başka lise arkadaşım Cem Demirci ile karşılaştık. Üstelik bisiklet üstünde. Dünya turuna çıkarken destekte bulunmuştu kendisi de ve yıllarca yanıma gelip pedallamak istedi, bir türlü başaramadı.
- Nabıyon lan burada Gürkan?
- Plaja gidiyorum, gel istersen.
Plajda Gökova turuna çıkacağımı söyledim….
- Leeennn ben de geleyim.
- Altındaki bisikletle yanımda gezdirmem seni.
- Yap bir güzelik. Alırım yeni bisiklet..
- Çantalar falan da alman gerekir.
- Sen zamanında aldırmıştın onlar var.
Doğru, bir ara yanıma gelecek diye çanta aldırmıştım. İşinden zaman bulup gelememişti. Neyse Cem ile Ankara’ya döndük, hakikaten sıfırdan bir bisiklet aldığı gibi üzerinde de benim istediğim değişiklikleri yaptırdı.
Peki neden yeni bir bisiklet almasını istedim. Arkadaş artık 45 yaşıma geldim ve tek başıma seyahat eden biriyim. Yanımda biri gezecekse bir kere en ufak bir ekipman sıkıntısı yaşanmasını istemem. Çünkü biliyorum ki bir sıkıntı yaşadığında o işle ben ilgileneceğim. Kaldı ki Cem’in bisikletinde bile tur sırasında jantlardan sıkıntı yaşadık. Her şeyi düşünmüştüm jantları düşünmedim. Benimle gezecek adamda ekipmanın en iyisi olacak. Sonrasında kırıldı bozuldu, aktı, yırtıldı falan ben bunlarla uğraşmak istemiyorum. Bunlarla uğraşanlar zaten paket tur programı yapıyorlar. Harcadıkları emeğin, zamanın karşılığını alıyorlar. Bu tam zamanlı bir iş. Benim yanıma keyfe gezmeye geleceksen bende ne varsa o olacak dedim. Cem de hiç birşeyi ikiletmeden her şeyin en iyisini aldı. Sonuç olarak ne mi oldu?
1 haftanın sonunda sigarayı bıraktı. O günden bugüne 10 kg verdi. Kendine bir de yarış bisikleti aldı. Ankara’da bisiklet turlarına katıldı. Gözlüğünden, kaskına, kilitli ayakkabısına kadar her şeyini değiştirdi, daha profesyonel bir hale getirdi. Ironman yarışlarına katılmak için hazırlanmaya başladı. Evine trainer aldı. Sevdiğimiz bir koçla çalışmaya başladı. Kendine bisikletle bir avrupa rotası çıkardı. Yazın oraları gezecek. 8 Mart -17 Mart tarihlerinde benim Kolombiya’da düzenleyeceğim sporcu kampına katılma kararı aldı da bilmiyorum gelir mi hahah vs vs vs… Bir şeye nasıl başlarsan öyle devam edermiş… Devam CEM!
Cem ile yaptığımız Gökova turundan sonra kardeşim Gürhan Genç’in çalıştığı şirket olan Ka Sigorta’nın müdürü Murat ile bir akşam yemeğinde sohbet ederken:
- Ya Gürkan sana neden Ka Sigorta olarak sponsor olamıyoruz? dedi.
- Buyrun olun dedim.
Bana bir sağlık sigortası yapılıyor olsaydı kardeşim Gürhan ve can dostum Mine Pöge zaten yaparlardı. Seyahat sigortası Türk vatandaşına sadece 1 sene içinde 90 gün yapılıyor. Eee ben 365 gün ülke sınırlarının dışındayım. Bu yüzden yapılamıyordu. Fakat Türkiye’ye ilk geldiğim anda kardeşimin yakın arkadaşı, benim de kardeşim olan Oğuz Erencan sahibi olduğu ERN sigorta ile “Abi ne olur ne olmaz’’ deyip, bana Türkiye’de kendi firması ile ülkemizde geçerli bir sağlık poliçesi hazırladı sağ olsun. En azından ülkede bir kaza geçirseydim bir güvencem olmuştu.
Evet Ka Sigorta, durum böyle dünya turuna sponsor olamadı. Fakat Murat Horoz Anadolu sigortanın Genel Müdürü Mehmet Tuğtan’a bir mesaj atıyor.
Veee yıllardır olmayan bir şey gerçek oluyor. ANADOLU SİGORTA bisikletle dünya turuna sponsor oluyor. Türkiye’in en büyük sigorta şirketi bana özel hazırlanan poliçe ile “Dünya turunun kalanında yanındayız” dedi. Burada alınan hizmetin değerini size anlatamam. Bir nakit destek yok ama bir hizmet desteği, bir güvence var. İnşallah hiç kullanmam gerekmez. Fakat o Bodrum sunumuna kalmam buna vesile oldu. Mehmet Tuğtan’ın destek olmasının sebeplerinden biri de kendisinin de bir bisiklet dostu olması diye biliyorum. Kim bilir belki O da 8 Mart – 17Mart tarihindeki bisiklet turuna gelmek ister.
Aradan bir hafta geçti, arkadaşım Mert Özgün “Gürkan bizimle şu Orkestra 101 projesinde konuşmacı olarak yer alsana”. Mert, Etisan Holding sahibi, kendisi ile Ankara’da fırsat buldukça bisiklet sürmüşüzdür. Daha öncesinde ortağı olduğu “Param” şirketi ile dünya turunun hayal ortaklarından biri olmak istemişti fakat proje yönetim kurulundan geçemeyince kendisi de üzülmüştü ve bir şekilde en azından ülkedeyken destek olmak istedi. Üniversitelerde sunum vermeyeli yıllar olmuştu, şirketinin sponsorluğunda üniversitelere gittim. Bu süreç boyunca çok keyifli seyahatler yaptığım Etisan ailesine tüm arkadaşlara teşekkür ederim.
Neden üniversitelerde sunum vermediğime gelince. Üniversite gençlerine bir şey katamadığımı düşünmem ile alakalı bir durumdu. “Genç Kaşifler” projem vardı, sadece bu projemle ilgileniyordum. Hayalleri ve hedeflerini koymuş gençlerin karşısında dediklerimin çok sığ kaldığını düşünüyordum. Belki de bazı öğrenciler bunu bana hissettirdikleri için böyle düşünüyordum bilmiyorum. Ne onların, ne de kendi zamanımı boşa harcamak istemedim. Bir de sunumlarımı ilköğretime ücretsiz yapan biriyim fakat kalan tüm sunumlarım fatura kestiğim sunumlardır. 1 saatlik sunum kaşem ülkemizde pahalı bulunduğu için özel sektörde veya üniversitelerde dinlenemedi, indirim yapmayı da hiç düşünmedim. Çocuklara eyvallah, ne zaman öğretmenlerimiz isterse vaktim onlarındır. İnternet üzerinden bile okullarımızda sunumlar yapmaya devam.
Vel hasıl Etisan ile birlikte 4 üniversite gezdim, bir de kendileri için çekilen reklam filminde oynadım. 8 Mart – 17 Mart tarihindeki Kolombiya turuna Mert de gelmek istediğini söyledi. Gelemeyedebilir bilmiyorum. Mert’e dedim ki: ‘Kardeş burası 2500 metre sabit irtifa, bir de sağa sola gittik mi en az 1000 metre tırmanış var ona göre.’ ‘O zaman ben çalışmaya başlayayım’ dedi. 🙂
18 Eylül’de gitmeyip ülkede kalınca bazı güzel olaylar daha oldu, onları da zaman içinde anlatacağım. Yıllar sonra Ankara’da bisiklet sürmek, spor yapmak nasıldı onu da anlatayım bir sonraki yazımda.